13 Haziran 2025 Cuma

 


 ATATÜRK DÖNEMİ SAĞLIK VE

SOSYAL YARDIM BAKANLIĞI  

ISBN:  978-625-00-2189-7

 

 

2024 ©Tüm hakları saklıdır. Bu kitabın tamamı ya da bir kısmı 5846 sayılı yasa hükümlerine göre, yazarın önceden yazılı izni olmadan elektronik, mekanik, fotokopi veya herhangi bir kayıt sistemi ile çoğaltılamaz, depolanamaz, yayınlanamaz.

 

 

 

 

  Hikmet Zeki KAPCI

Erciyes Üniversitesi

Edebiyat Fakültesi, Tarih Bölümü Öğretim Üyesi

hzeki@erciyes.edu.tr

www.hzkapci.com

 

 

 

 

Kapak Tasarımı:  Emin Erdem Kapcı

Mizanpaj :   https://bionluk.com/antiker

Birinci Baskı: Tiydem Yayınevi

İkinci Baskı: Google Play Kitap



İÇİNDEKİLER

Birinci Baskının Ön Sözü………………………………………………15

İkinci Baskının Ön Sözü………………………………………………..16

Giriş…………………………………………………………………….……17

  1. Teşkilat

1-   Sağlık ve Sosyal Yardım Bakanlığı Teşkilatı………….22

2-   Vilayetler Sağlık Teşkilatı…………………………………28

3-   Hudut ve Sahiller Genel Müdürlüğü…………………...30

4-   Türkiye Cumhuriyeti Merkez Hıfzıssıhha Kurumu…31

5-   Bakanlık Bütçeleri………………………………………….33

  1. Sağlık Kanunları ve Yönetmelikleri…….……………………34

1-   Doğrudan Doğruya Genel Sağlığın Korunması ve Bulaşıcı Hastalıklarla Mücadeleye Mahsus Kanun ve Nizamnameler………………………….……………………38

2-   Tababet ve Şubeleri Sanatlarının İcrasına Dair Kanun ve Nizamnameler …………………………………………..44

3-   Yardımcı Kanunlar…………………………………………48

  1. Bulaşıcı Hastalıklarla Mücadele……………………...………52

1-   Ülkemizi Dışarıdan Gelen Salgınlara Karşı Koruma..53

2-   Yurtiçinde Bulaşıcı Hastalıklarla Mücadele….….……56

  1. Sıtma Mücadelesi………………………………………….…….68
  2. Zührevi Hastalıklarla Mücadele…………………………..….76

1-   Hükümet ve Belediye Doktorları, Seyyar Doktorlar ve Resmi Kurumlar Tarafından Yapılan Mücadele………78

2-   İl Özel İdareleriyle Yapılan Mücadele……………………78

3-   Tedavi Evleri Vasıtasıyla Yapılan Mücadele…………..79

4-   Evlenme Muayenesi…………………………………………82

  1. Trahom Mücadelesi……………………………………………..83
  2. Verem Mücadelesi…………………………………………….…87
  3. Çocuk Ölümüyle Mücadele……………………………………92
  4. Tıbbi ve Sosyal Yardım İşleri………………………………….96

1-   Tıbbi Yardım………………………………………………….96

2-   Akıl ve Sinir Hastalarına Yardım……………………….108

3-   Malullere Yardım…………………………………………..110

4-   Diğer Hizmetler…………………………………………….111

  1. Hıfzıssıhha Kurumları…………………………………………112

1-   İstanbul Bakteriyolojihanesi…………………………….112

2-   Sivas Bakteriyolojihanesi………………………………..113

3-   İzmir Hıfzıssıhha Kurumu……………………………….114

4-   İstanbul Limanı Bakteriyoloji Laboratuvarı………….114

5-   Kimyahane…………………………………………………..116

6-   Belediye Kimyahaneleri…………………………………..117

7-   Çiçek Aşısı Kurumu……………………………………….117

8-   Serum Kısmı……………………………………………..…118

9-   Kuduz Aşısı Kısmı…………………………………………119

10-Kontrol Kısmı…………………………………………..120

11-Mutfak Kısmı……………………………………………120

12-Antijen Kısmı……………………………………………120

13-Müstahzarat (İlaçlar) Kısmı………………………….120

14-Fenni Ahırlar Kısmı………………………………..….120

15-Biyoloji Tetkikat ve İmalat Şubesi…………………121

  1. Eğitim Kurumları………………………………………………121

1-   Tıp Talebe Yurdu…………………………………..………122

2-   Ebe Talebe Yurdu………………………………………….123

3-   Küçük Sıhhat Memurları Mektepleri (Sağlık Memuru Okulları)……………………………………………………..123

  1. Propaganda ve Neşriyat……………………………………….124
  2. Teftiş Mesaisi……………………………………………………132
  3. Evrak İşleri………………………………………………………133

Ekler……………………………………………………………………….134

Kaynakça…………………………………………………………………228



Giriş

Osmanlı Devleti’nin klasik döneminde vakıflar aracılığıyla verilen sağlık hizmetlerinde değişim 19. yüzyılın başlarından itibaren başlamıştı. II. Mahmut’un 1827 yılında açtığı Tıbbiye-i Şahane bu alandaki değişimin yönünü anlamamız açısından önemliydi. Batıya yönelişin göstergelerinden biri olan bu okulun eğitim dili Fransızca idi.[1] Öncelikle askeriyede başlayan Batılılaşma sağlık hizmetlerinde de etkisini göstermiş Batılı anlamda açılan ilk hastaneler askeriyeye ait olmuştu.[2] 1839’da Beynelmilel Sıhhiye Meclisi’nin oluşturulması ile sağlıkta batılı anlamda ilk örgütlenme başlamıştı.[3] 1849’da Hekimbaşılık lağvedilmiş, bunun yerine 1850’de Tıbbiye Nezareti kurulmuştu. 1862’de yayımlanan bir nizamname ile doktorluk yapabilmek için tıp okullarından mezun olmak gerektiği ifade edilmişti. 1867’de devlet idari teşkilatında sağlık örgütlerinin de yer aldığı İdare-i Umumiye Vilayet Nizamnamesi yayımlanmış, bunu 1870’de Nezareti Tıbbiye-i Mülkiyenin açılması takip etmişti. Böylece halka sağlık hizmeti sunacak ilk merkezi kurum kurulmuş oldu. Bu gelişmeleri 1871 yılında yayımlanan İdare-i Umumiye-i Tıbbiye-i Mülkiye Nizamnamesi takip etmiş, bilahare Sıhhiye Müfettişlikleri ve Memleket Tabiplikleri kurulmuştu.[4] 1878 yılında Cemiyet-i Tıbbiye-i Mülkiye adıyla kurulan teşkilat 1906’da Meclis-i Maarif-i Sıhhiye adını almıştı.[5] Bu teşkilat, 1908 yılında İtalyan sağlık örgütlenmesi örnek alınarak genel müdürlük olarak adlandırabileceğimiz Meclis-i Umuru Tıbbiye-i Umumiye’ye dönüştürülmüştü. Bu kurumun 1914 yılında Dahiliye Nezaretine bağlanmasıyla vekaletin ismi Dahiliye ve Sıhhiye Nezareti şeklinde değiştirilmişti. Böylece sağlık hizmetleri İçişleri Bakanlığına bağlı bir genel müdürlük bünyesinde sunulmaya başlanmıştı.[6] Buradaki sağlık örgütünde üç kuruluş vardı.

a) Sıhhiye Müdüriyet-i Umumiyesi

b) Karantina İdaresi

c) Hicaz Sıhhiye İdaresi.[7]

Bu arada 1913’ten itibaren taşra teşkilatlanması alanında önemli gelişmelerin yaşandığını gözlemliyoruz. Salgınlarla mücadele etmek, nüfusun artmasını sağlamak ve çevre problemlerinin çözümü için Sıhhiye Meclisleri oluşturulmaya başlanmıştı. Bu meclislerde, yörenin mülki amiri, belediye başkanı, sağlık müdürü, hükümet tabibi, askeri ve diğer sivil yetkiler yer almıştı. Aynı dönemde yaşanan diğer bir değişiklik de memleket tabibi kavramının yerine hükümet tabibinin kullanılmasıydı.[8] İsim değişikliği doktorların görev ve yetkilerinde bir değişiklik anlamına gelmiyordu. Bu arada, Sıhhiye Meclisleri Cumhuriyet döneminde Umumi Hıfzıssıhha Meclisi, bilahare Sağlık Kurulları’na dönüştürülmüştü.[9]

2 Mayıs 1920 tarihli ve 3 numaralı Büyük Millet Meclisi İcra Vekillerinin Suret-i İntihabına Dair Kanun’un Birinci Maddesinde “Şeriye ve Evkaf, Sıhhiye ve Muaveneti İçtimaiye, İktisat (Ticaret, Sanayi, Ziraat, Orman ve Maadin), Maarif, Adliye ve Mezahip, Maliye ve Rüsumat ve Defter-i Hakani, Nafia, Dahiliye (Emniyeti Umumiye, Posta ve Telgraf), Müdafaa-i Milliye, Hariciye ve Erkanı Harbiye-i Umumiye işlerini görmek üzere Büyük Millet Meclisinin on bir zattan mürekkep bir İcra Vekilleri Heyeti vardır” ifadelerinde “Sıhhiye ve Muaveneti İçtimaiye”nin bakanlık olarak nitelendirilmesi ile Sağlık ve Sosyal Yardım Bakanlığı kurulmuş oldu.[10]

Dr. Adnan Adıvar 3 Mayıs’ta Sağlık ve Sosyal Yardım Bakanı olarak atanmış, kâtip olarak yanına aldığı bir sağlık memuru ile Ankara Vilayet Konağında görevine başlamıştı. Bakanlık teşkilatlanmasına dair ilk bilgileri bütçe tasarısında görüyoruz. Buna göre, Merkezde Hıfzıssıhha ve Sicil Daireleriyle Muhasebe ve Evrak Kalemi vardı. Meclis-i Sıhhi-i Âli kaldırılırken Kuduz Tedavi Kurumu, Aşıhane ve Bakteriyolojihane kurulmuştu. Ayrıca, teftiş kadrosundaki müfettiş sayısı üçe çıkarılmıştı. Taşra yapılanmasında değişikliğe gidilmemiş, eski Sağlık Müdürlükleri, Hükümet, Belediye ve Karantina Tabiplikleri ile Küçük Sıhhat Memurlukları (Sağlık Memurlukları) aynen devam ettirilmişti.[11]

Yıllardır devam edegelen savaşlar sebebiyle çok sayıda insan muhacir konumundaydı. 5 Haziran 1921 tarihinde muhacirlerle ilgili işler İçişleri Bakanlığı’ndan alınarak Sağlık Bakanlığına verilmişti. Bunun üzerine Sağlık ve Sosyal Yardım Bakanlığı’na bağlı Muhacirin Müdüriyeti kuruldu. Aynı zamanda İstatistik ve Neşriyat Müdürlüğü’nün de faaliyete geçtiğini görmekteyiz.[12] İstanbul’un düşman işgalinden kurtuluşundan sonra Muhacirin ve İskan-ı Aşair Umum Müdürlüğü de Bakanlığa bağlandı.[13]

Uzun süren savaşların diğer bir etkisi olan yetimlerin sayısının artması yetimlerin muhafazasının devletin önemli işleri arasına almasını zorunlu kılıyordu. Bu bağlamda sosyal yardım görevi bulunan Bakanlık bu görevi de üstlenmişti. Muavenet-i İçtimaiye Şubesi’nin görev alanı 1923 yılı başlarında genişletilmiş, ismi Muavenet-i İçtimaiye ve Darüleytamlar Umum Müdürlüğü olarak değiştirilmişti.[14] İstanbul’un düşman işgalinden kurtuluşundan sonra burada bulunan Öksüz Yurdu da Bakanlığa bağlanmıştı.[15]

1819 yılında Hindistan’dan Türkiye’ye ulaşan salgın sebebiyle sınırlarımızda önlem alınması gerekliliği anlaşılmış, tedbirlerin alınabilmesi için yabancı doktorlardan hizmet alınması gerektiği görülmüştü. Böylece sahillerin ve sınırların sağlık açısından korunması işi yabancılara verilmiş, bir çeşit sağlık kapitülasyonu oluşmuştu. Lozan’da görüşülen bu konu Türkiye’nin istediği şekilde çözülmüş, İstanbul Meclis-i Kebir-i Umuru Sıhhiye’si kaldırılmış ve Türkiye’nin sıhhi teşkilatının sağlık görevinin Türk idaresine ait olduğu kabul edilmişti.[16]

3 Mayıs 1920’de Sağlık ve Sosyal Yardım Bakanlığı’nın kurulduğu tarihten Atatürk’ün vefat ettiği tarihe kadar 7 kez bakan değişmiş, bu sürede 5 bakan görev yapmıştı. Bakanlık görevine ilk atanan Dr. Adnan Adıvar 3 Mayıs 1920 - 10 Mart 1921 tarihleri arasında görev yapmıştı. Atatürk döneminde en uzun süre bakanlık yapan Dr. Refik Saydam üç kez göreve gelmişti. Bu tarihler, 10 Mart 1921-20 Aralık 1921, 30 Ekim 1923 – 21 Kasım 1924 ve 4 Mart 1925 – 25 Ekim 1937 idi. Bunlardan başka, Dr. Rıza Nur 24 Aralık 1921 – 27 Ekim 1923 tarihleri arasında, Dr. Mazhar Germen 22 Kasım 1924 – 3 Mart 1925 tarihleri arasında ve Dr. Hulusi Alataş ise 25 Ekim 1937 – 18 Ocak 1945 tarihleri arasında bakanlık görevini ifa etmişlerdi.[17]

Cumhuriyetin 15. yılı anısına hazırlanan “Cumhuriyetin İlk 15 Yılında Sağlık Hizmetleri” isimli eserde Sağlık ve Sosyal Yardım Bakanlığı’nın 15 sene içinde halk sağlığı için yaptığı çalışmaların Umumi Hıfzıssıhha Kanunu’nun verdiği yetki ve görevlendirmeye göre gerçekleştirildiği ifade ediliş, kanunun başlıca hükümlerine yer verilmişti. Yine bakanlığın bütçesinin elverdiği ölçüde ifa ettiği hizmetler maddeler halinde sıralanmıştı. Buna göre,

1- Doğumu çoğaltmak, kolaylatmak ve çocuk ölümlerini azaltmak,

2- Annelerin doğumdan önce ve doğumdan sonra sağlıklarını korumak,

3- Memlekete sari ve salgın hastalıkların girmesinin önüne geçmek,

4- Memleket içinde her türlü sari ve salgın hastalıklarla mücadele etmek,

5- Tababet ve şubelerinin sanatlarının icrasına nezaret,

6- Gıdalar ile ilaçları ve bütün zehirli müessir ve uyuşturucu maddeleri kontrol altına almak, serum ve aşılar hazırlamak,

7- Çocukluk ve gençlik hıfzıssıhhası,

8- Mektep hıfzıssıhhası,

9- Mesai ve sanat hıfzıssıhhası,

10- Maden suları ve diğer şifa veren sulara nezaret,

11- Hıfzıssıhha müesseseleri ve Bakteriyoloji laboratuvarları açılması ve idaresi,


KİTABIN TAMAMINI OKUMAK İÇİN : GOOGLE PLAY KİTAP



[1] Esin Kahya ve Ayşegül D. Erdemir, Bilimin Işığında Osmanlıdan Cumhuriyete Tıp ve Sağlık Kurumları, Türkiye Diyanet Vakfı Yayınları, Ankara 2000, s.225

[2] Kahya ve Erdemir, s.232-233

[3] Sağlık Hizmetlerinde 50 Yıl, Sağlık ve Sosyal Yardım Bakanlığı Yayınları, Yayın No:422, Ankara 1973, s.22

[4] Nesrin Çobanoğlu, “Türkiye Cumhuriyeti’nde Sağlık Kurumlarının Tarihi”,  1. Uluslararası Türk Tıp Tarihi Kongresi 10. Ulusal Türk Tıp Tarihi Kongresi Bildiri Kitabı, Ed. A.D. Erdemir - Ö.Öncel - Y.Küçükdağ - B.Okka - S.Erer, Cilt:2, 20-24 Mayıs 2008, s.1576

[5] Sağlık Hizmetlerinde…, s.22

[6] Çobanoğlu, s.1576

[7] Sağlık Hizmetlerinde…, s.22

[8] M. Yahya Metintaş ve Ö. Elçioğlu, “Cumhuriyet’e Doğru Türkiye’de Sağlık Örgütlenmesi”, 1. Uluslararası Türk Tıp Tarihi Kongresi 10. Ulusal Türk Tıp Tarihi Kongresi Bildiri Kitabı, Ed. A.D. Erdemir - Ö.Öncel - Y.Küçükdağ - B.Okka - S.Erer, Cilt:2, 20-24 Mayıs 2008, s.1644

[9] Erdem Aydın, “19. Yüzyılda Osmanlı Sağlık Teşkilatlanması”, Ankara Üniversitesi Osmanlı Tarihi Araştırma ve Uygulama Merkezi Dergisi, Sayı:15, 2004,  s.205-206

[10] Düstur, III. Tertip, Cilt: 1-4, s.6

[11] Sağlık Hizmetlerinde…, s.31

[12] Sağlık Hizmetlerinde…, s.32

[13] Sağlık Hizmetlerinde…, s.34

[14] Sağlık Hizmetlerinde…, s.33

[15] Sağlık Hizmetlerinde…, s.34

[16] Rıdvan Ege, Atatürk ve Cumhuriyet Dönemi Sağlık Hizmetleri 1923-1938, Türk Hava Kurumu Basımevi, 1998, s.12-15; Ayrıca daha detaylı bilgi için bkz. Murat Aksu, “Lozan Antlaşması ile Türkiye’de Sağlık Kapitülasyonlarının Kaldırılması”,  1. Uluslararası Türk Tıp Tarihi Kongresi 10. Ulusal Türk Tıp Tarihi Kongresi Bildiri Kitabı, Ed. A.D. Erdemir - Ö.Öncel - Y.Küçükdağ - B.Okka - S.Erer, Cilt:2, 20-24 Mayıs 2008, s.1015-1021.

[17] http://www.saglik.gov.tr/TR/belge/1-334/bakanlarimiz.html; Atatürk Dönemi Sağlık ve Sosyal Yardım Bakanları’nın TBMM’ine verdikleri Tercüme-i Halleri kitabımızın Ekler kısmında yer alan Ek.7’de verilmiştir.